Saturday 4 May 2013

ÇALIŞMAK BÖYLE BİR ŞEY…


Heyecan Yüzünden 2
ÇALIŞMAK BÖYLE BİR ŞEY…
Ada Güven

Umarım beni unutmadınız. Ben Lidia. Bu hikayede size bir önceki gibi heyecanla yapılmış bir yanlışı anlatmayacağım – bunu başlığa göre yorumlamayın lütfen, o sadece dizinin adı .Bu hikayede arkadaşım Embes, bir kararı ve ardına koyduğu bütün sorunları anatacak.

Ben Embes. Bu hikayede size aldığım bir kararı ve (Embes, ben her şeyi söyledim. Yukarıyı okuyup ona göre anlatsan diyorum) peki öyleyse nmm nammmanmm!

Embes şimdi elma yemenin zamanı değil. Anlat işte şu hikayeyi! 
Aceleci işte n’olucak.

  • Seni duydum!
  • N’apalım
  • Embes!
  • Tamam tamam…
(Gördüğünüz gibi Embes biraz değişti.). Şu hikayeyi bi an önce anlat ta çek git evimden, tahammülüm kalmadı. Gideriz canım orası sorun değil.

  • Dayanamıyorum artık
  • E dayanma
  • Git git giiiiit!
  • Görüşmek üzere…
  • Umarım görüşmeyiz
  • Tamam, görüşmemek üzere
  • Sinirimi bozmaya başladın ha!
  • Ha ha ha ha ah ops yalnş sıra
  • Yeter ama Embes
Yetmezzzzzz…BABAAAAAAAAAA!
  • Ne oldu bitanem?
  • Ne olacak Embes
  • Ne olmuş Embes’a? Yoksa yine biyerlerine kürdan mı batırdı?
  • Baba o zaman 6 yaşındaydık…


YARIM SAAT SONRA

(Embes anlatmaya başlar)
Eskiden okulun en çalışkanıydım…
Ama hiç saygınlığım kalmamıştı.
  • Neden?
  • Şimdi anlarsın…
Takma adım inek olmuştu artık. Ben de madem çalışkan olmak bu kadar acı veriyo, o zaman olmiim dedim. Ve çalışmayı bırakıp dalga geçip oynamaya karar verdim.

Zamanla notlarım 90-100’den 60-70’e düştü ve giderek düşmeye devam etti. Ama umrumda değildi çünkü artık daha fazla arkadaşım vardı. Ancak zamanla gerçek arkadaşlarımı kaybedip yalancı, aptal ve kalpsiz arkadaşlar edindiğimin farkında değildim…

Sonra fark ettim ki öğretmenlerin de gözünden düşüyorum.
Ama artık daha çok arkadaşım olduğundan bunu düşünmek istemiyordum. Notlarım artık iyice düşmüş 10-20’ye inmişti artık eskiden sahip olduğum dürüst, akıllı ve sevecen arkadaşlarım, hatta matematik öğretmenimiz Bayan Sally bile benden nefret ediyordu…

Ne yapıp edip bunu düzeltmeliydim derslerime iyice asıldım, çok ama çok çalıştım. Nihayetinde de notlarım yine yüz olmuş, öğretmenlerimin ve arkadaşlarımın sevgisini geri kazanmayı da başarmış , dengeyi eski haline getirmiştim…
Yapmam gereken tek şeyi pazartesi yapacaktım. (Bu kısma bayılıyorum...)
Hoperlörlere - müdürünkine benzeyen sesimle - şunları söyledim:
"Herkes hemen konferans salonuna!"
Konferans salonunda da şunları söyledim:
"HERKESTEN ÇOOOOOK ÖZÜR DİLERİM BEN BÖYLE BİRİ DEĞİLİM VE ARTIK OLMAYACAĞIM..."
İşte bu şekilde işleri halletmiş oldum...
(Gerçi 3 gün sürdü ama böyle anlatmak hoşuma gidiyor...)

SON




Sunday 14 April 2013

HEYECAN YÜZÜNDEN KÜSTÜK


HEYECAN YÜZÜNDEN KÜSTÜK

Ada Güven Türkeli

Ben Lidia. Bu hikayede heyecanlandığım için yaptığım büyük bir hatayı anlatacağım. Ama önce size arkadaşlarım Lily ve Embes'tan bahsedeceğim. Lily tam bir deli. Ama en iyi arkadaşım. Bu yüzden bunu görmezden geliyorum. Embes ise ÇALIŞKANLAR İÇİN LİSE okulunun tek çalışkan çocuğu - tabii benden sonra. İkisi olmasa okulda ne yapardım bilmem. Şimdi hikayeye dönelim.

Ben tam bir One Direction hayranıyım. Bir gün One Direction’ın dünya turnesinde gidecekleri üçüncü şehrin benim şehrim Berlin olacağını öğrendim. Hemen eve koşup takvimimde yirmiiki Haziran'ı kalp içine aldım. O kadar heyecanlıydım ki, o gün Haziran'ın 10'uydu. Altı üstü oniki gün kalmıştı. O heyecanla ne yaptığımı bilemeyip Lily’nin doğumgünü partisi süslerini almak için yanlışlıkla kırtasiyenin yanındaki televizyoncuya girmişim. Beş dakikaya ne yaptığımı anlayıp kırtasiyeye doğru yola çıktım. Tam o sırada One Direction’ın turneyi altı gün önceye aldığını duydum. Doğumgününü tamamen unutup bilet kuyruğuna girdim. Tesadüfen biletler Lily’nin doğumgününe denk gelmişti. Lily’ye açıklamaya çalıştım ama dinlemedi.

O heyecanla her şeyi yanlış yapıyordum.

Ta ki o güne kadar... Konsere bir saat kalmıştı. Taytımda, t-shirtümde, çantamda her şeyimde One Direction resimleri vardı. Lily’yi davet etmiştim ama yaptığım şeyden dolayı bana kızgınmış. Ben de ikinci bileti Embes’a verdim. Beraber konsere gittik.

Ancak konseri yarıda kesip bize açıklama olarak hoperlörün bozulduğunu söylediler. İnanamayacaksınız ama One Direction’daki en sevdiğim çocuklar - Liam ve Harry - Zayn ile birlikte hepimize imza dağıttılar. Gerçi Nial ve Lois’den imza almayı da çok isterdim ama maalesef olmadı. Aramızda kalsın Embes o kadar da mutlu olmuşa benzemiyordu.

Konser bittiğinde evlere dağıldık. Lily’yi çok özledim. Ama o benimle barışmayı reddetti. En iyi arkadaşımı kaybetmiştim ama farkında değildim. O aralarda sadece haklı çıkmayı kafama takmış durumdaydım. Bundan hala utanç duyuyorum ancak zaman geldi geçti artık. Yapacak bir şey kalmamıştı. Birden aklıma geldi. Embes kendisinde zaten One Direction üyelerinden alınmış birer imza olduğunu, bu nedenle kendininkini bana vermek istediğini söylemişti.

Ben de Embes’ten söylediği imzalı fotoğrafı istemeye gittim. Bana fotoğrafı seve seve verdi. Ben de Lily’ye verdim ve barıştık. Artık her şey eski halindeydi -- hele şükür. Ama içim hala kıpır kıpırdı. Herhalde konseri tam dinleyemediğimdendir. Hala bir konser olsa da gitsem diyordum. Ayağa kalkıp bağırdım:


ONE DİRECTİON

Sunday 31 March 2013

GEVEZE MARTI LİNDA


GEVEZE MARTI LİNDA

Ada Güven Türkeli

Akıllılar ormanında beş yakın arkadaş varmış. Akıllı kırlangıç Mandy, tembel ak sırtlı fare kuşu Rozella , meraklı bağıran turna Tim, zarif sessiz kuğu İstinia ve geveze martı Linda. Linda, çok dedikoducu bir kuştur. O gün de dedikodu peşindeymiş, Linda. Kuğu İstinia’nın göl yakınındaki evine doğru kanat çırpmış.
Dedikodu bulabilmek için.

“Üzgünüm Linda, ama dedikodu kötü bir şey. Arkadaşlarını üzebilirsin.”

Buna çok sinirlenen Linda, “madem dedikodu arkadaşlarımı üzüyor, seni de üzer!”
diye mırıldandı.

Ertesi gün bütün ağaç gazeteleri bunu konuşuyordu . “ŞOK ŞOK ŞOK İSTİNİA SESSİZ ÇÜNKÜ : AVLADIĞI BİR BALIK DİLİNİ YEMİŞ !

İstinia buna çok üzüldü. Günlerce evinden çıkmadı ve ağlayıp durdu.

Arkadaşı ak sırtlı fare kuşu Rozella, İstinia'nın yokluğunu fark etti. Hep beraber İstinia'nın ağaçtan oyma evine gittiler. Ev darmadağın olmuştu. İstinia'nın gözleri ağlamaktan kıpkırmızıydı.

“Sana ne oldu böyle İstinia?” diye sordu kırlangıç Mandy. “Neden oynamaya gelmiyorsun?”

“Bütün orman bunu konuşuyor , nasıl dışarı çıkarım ben.” Ve ağlamaya başladı.

Arkadaşları bu dedikoduyu kimin yaydığını biliyorlardı.

LİNDA...

Bir plan hazırladılar ve Linda'ya bir ders vermeyi akıllarına koydular.

(Kuşların aptal oldukları düşünülür –kuş beyinli- ama bu kuşlar fazla akıllı!)

PLAN

LİNDA'YI DAĞLARA ÇIKARIP, KARTAL ÇİÇY'DEN ONU ALIP İSTİNİA'NIN EVİNE GÖTÜRMESİNİ, BÖYLECE İSTİNİA'DAN ÖZÜR DİLEMEK İSTEMESİNİ SAĞLIYCAZ...

Ve planı uygulamaya koyarlar.

“Linda dağlara pikniğe gidelim mi?”

“Bana kızgın olduğunuzu sanıyordum.”

“Yoo... nereden çıktı?”

“Üç gündür benimle konuşmadınız.”

“Şeeeyy... Çok işimiz vardı da...”

Ve dağa çıktılar. O sırada kartal Çiçy, Linda'yı pençeleri arasına alıp gitti. Gittiklerinde İstinia evde değildi. O sırada İstinia, kartal Çiçy'ye gagasıyla (kuğuların gagaları güçlüdür.) saldırıya geçti.
Kartal Çiçy bayıldı ve Linda da flamingo Marty'nin evinin önündeki -flamingo- havuzuna düştü.
Kanadı incinen zavallı Linda , Marty’ ye seslendi.

“Marty lütfen, yardımına ihtiyacım var!”

Ama Marty de plana uzaktan uzaktan katılmıştı. Bu yüzden de yardımı reddetti. İstinia, Linda'yı alıp oradan uzaklaştı. Onu dağ kurtlarının yanına götürüp bıraktı. Kanadı incinen zavallı Linda koşmak zorunda kaldı. Ancak çok yavaştı. Ender bulunan beyaz dağ kurtlarından biri olan Martsy, Linda'nın üzerine atıldı. Tam o sırada kartal Çiçy Linda’yı alıp gitti.

İstinia yeniden hucuma geçti. Ancak kartal Çiçy hızlı manevraları ve gelişmiş refleksleriyle Linda’yı sağ salim dağın tepesine indirdi. Üveyik Sandy , ağaçkakan Farmes, flamingo Marty, ak sırtlı fare kuşu Rozella, kırlangıç Mandy, bağıran turna Tim ve kartal Çiçy Linda’dan özür dilediler.

“Bu özrü kabul edemem. Ben özür dilerim. İstinia’yı çok üzdüm.”

Bunu duyan İstinia sakinleşir ve Linda’dan özür diler. Linda’nın kanadı birkaç haftalık bir bakımdan sonra iyileşir. Orman eski huzurlu haline dönmüştür. Ve Linda bir daha dedikodu
yapmayacağına ve arkadaşlarını üzmeyeceğine söz verir.


SON